- korunak
- حمىمأمنمأوىمعاذملتجأملجأمنجىموئل
Türkçe-Arapça Sözlük. 2009.
Türkçe-Arapça Sözlük. 2009.
korunak — is., ğı 1) Tehlikeden kurtulmak, korunmak için yapılmış yer 2) Sığınılan, saklanılan yapı, mağara gibi yer Öyle bir savaştayım ki sığınağı, korunağı yok. T. Oflazoğlu 3) mec. Koruyan, esirgeyen, saklayan kimse … Çağatay Osmanlı Sözlük
koza — is., bit. b., Far. ġūze 1) İçinde tohum veya krizalit bulunan korunak, kozalak Pamuk kozası. İpek kozası. 2) İpek böceğinin ördüğü ve içine kapandığı korunak Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller kozasına çekilmek koza çekmek … Çağatay Osmanlı Sözlük